In Dağcılık Written by

Mera Peak

Her yolculuk kendi içinde bir giz taşıyordu.Yola çıkarken bilmediğim, hatta başlangıçta bilmediklerimden dolayı beni ve çevremi ürküten…

MERA PEAK (NEPAL) DAĞINA TIRMANAN İLK TÜRK KADINI OLMAYI SEÇMİŞ MİYDİM?

Buna vereceğim cevap kesinlikle hayırdır. Sonu düşünerek hiç yol almadım ben. Arzum sadece başladığımı bitirmek oldu.
Finalde nasıl bir ödülün beni beklediğini düşünerek yol alırsam, bu bana şevk değil tersine negatif bir enerji yükleyecekti.
Sonuç başarılı oldu, peki mutlu muyum? Sağ salim, huzurlu ve keyifli bir etkinlik yaşamaktan dolayı evet. Dönüşümü bekleyip,
şükürler olsun döndün diyen bir ailem ve dostlarım olduğu için evet.

Her yolculuk kendi içinde bir giz taşıyordu. Yola çıkarken bilmediğim, hatta başlangıçta bilmediklerimden dolayı beni
ve çevremi ürküten…Ama benim cesaret ederek göze aldığım….Hayatımı en kötü olasılığı bekleyerek geçirmektense, böylesi bir
maceraya atılarak yine yeniden yola çıkmıştım.
Aconcagua (Arjantin) derken istemim dışında dümen bu yöne dönmüştü. Tuhaftır ama işimden kaynaklanan bu değişim beni
üzmemiş mutlu etmişti. Zira gitmem gerektiği zaman kendi tepkilerimden doğruyu ayırt edebiliyordum. Aconcagua beni hiç heyecan-
landırmamıştı. Oysa çark Mera’ya döndüğünde ve şirketimden de onay geldiğinde, yüzüme yayılan salakça gülümsemeden doğru yolda
olduğumu anlamıştım. Kilimanjaro yolculuğumdan dolayı pek eksiğim yoktu. Sadece Tunç’unda tavsiyesi ile bir mesli bot aldım. Ve
heyecanlı bekleyişim başladı. Tuhaftır bu kez içimi bir korku sarmıştı. Tabii bu korkuyu körükleyen ailemi hafife almamalıydım.
Yolculuktan bir gün öncesi telefon görüşmem ve kardeşim Azize arıyor…

-Annem dün gece çok hastalandı, tansiyonu tavan yaptı, bunlar beni öldürecek diyor, bir telefon et dedi.
O an nasıl bir ruh halinde olduğumu size tasavvur edemem. Annem benim herşeyim. Hemen onu arıyorum.
-Çok hastayım siz beni öldüreceksiniz diyor. Ağlamaklı konuşmasından sonra telefonu kapatıyoruz. Ben de heyecen falan
hak getire. Karalar bağlayıp otururken, Bolu’dan Fuat Bayramoğlu arıyor.
-Merhabalarrr
-Merhaba Fuat bey diyorum.
-Size iyi yolculuklar dilemek istedim, der demez, aile sırlarımızı kendisine zerk edip annemi, Azize’nin yolculuğuma karşı
çıkışını falan ayak üstü kendisine aktarıveriyorum.
-Vallahi ne yalan söyleyeyim dağı görünce ben de korktum, kendinize dikkat edin ve annenize sağ salim dönün diyor bana.
-Bir de size bir sır vermek istiyorum, olur da dara düşerseniz benim de vakti zamanında test ettiğim ve faydasını gör-
düğüm ‘Allah’ın sevgili kulları lütfen bana yardım edin’ diye dua edin diye salık veriyor. Açılımını sorduğumda ölen insanların
boşlukta olan ruhlarının olduğunu öğreniyorum. İçimden unutmamak için birkaç kez tekrar ederek vedalaşıp telefonu kapa-
tıyoruz. Tuhaf ama şu an içim daha rahat. Sanki bir mesaj almam gerekiyordu ve aldım. Sonrası durumu değiştiremeyeceğini düşünen
annem de beni rahatlatmak için arıyor. Ne derse desin içini biliyorum ama bildiğim bu yola çıkacağım. Ve gün geliyor çatıyor.

2008 de Mera-la dan Mera peak’e ilk Türk tırmanışını yapan Tunç’un rehberliğinde yol almak en büyük rahatlığım ve
pek tabii güvencem.

Klasik yolculuk anlatımımız;15 Ekim de ekiple buluşmak üzere Kathmandu’ya varıyoruz.17 Ekim de tüm ekip bir aradayız.

-18 Ekim Lukla 2800 m
-19 Ekim Chutanga 3500 m
-20 Ekim YakKharka 4000-Chetre-la 4600,Chetra-wa 4200m
-21 Ekim Toktor 3600,Kothey 3500m
-22 Ekim Tagnag 4300m
-23 Ekim Tagnag 4300m ve benim doğum günüm
-24 Ekim Khare 4900m
-25 Ekim Mera-la 5414m ana kamp
-26 Ekim Yüksek kamp 5850m
-27 Ekim zirve (kuzeyden,mera buzulundan)6476m,aynı gün Khare’ye iniş 4900m
-28 Ekim Kothey 3500m
-29 Ekim Chetre-wa 4200m
-30 Ekim Lukla 2800m

Ben daha ilk kampta Kathmandu virüsünden hasta oldum ve dönüş için planım yapıldı. O gece Fuat bey’in bana söylediği aklımdaydı.
Önce Allah’tan sonra da sevgili kulu olduğuna inandığım babamdan yardım istedim. Tüm etkinlik boyu hastaydım ama babam yanımdaydı,
üstelik sürekli zihnim annemlerleydi. En çok duygusallaştığım ve yollarının kuytularında gözyaşı döktüğüm dağ Mera peak oldu. Keşke mutluluğumu hissedebilseler beni daha iyi anlayabilselerdi. Olsun her yaşanan güzelliğin mutlak bir eziyeti olacaktı. Belki de yaşananı kıymetli kılan buydu. Sonunda başardım, üstelik son 15 metrede hiç tecrübemin olmadığı dik buzul tırmanışını yaparak. Zirvedeki Tunç’un varlığının, yönlendirmelerinin de katkısıyla…

Bana iyi niyet ve dualarını gönderen herkes için dönüş yolunda duacı oldum. İrade, sabır çok önemliydi ve şanslıydım, ikisi de etkinlik boyu yanımdaydı. Sonunda Allah’ıma şükürler olsun ki  şu an sizlere bunları aktarmak nasip oldu. Ve hemen duygusallıktan gerçeğe dönüyorum….

Dikey iniş ve çıkış olarak 6250m çıkış ve 5500m iniş irtifa alıyoruz. Bu yolculuğumuz boyu bize iki sherpa rehber,10 taşımacı,
1 aşcı ve 3 mutfak görevlisi eşlik etti. Ekibin çoğu 5850m ye kadar bizimleydi ve yüzlerinden gülümseme eksik olmayan hep
hafızamda yer edecek harika insanlardı.

Bir Nurcan&Tunç organizasyonu daha sorunsuz ve dostlukla noktalandı. Ben dahil çoğu arkadaşımın böylesi bir yolculu-
ğa adım atarken ki amacı, hayatı basitleştirmek ve çocukca mutluluklarımıza, saflığımıza tekrar kavuşabilmekti. Bizi gerçek dünya-
da ne kadar sürükleyeceğini bilmesem de sanırım çoğumuz bu arınmayı başarmıştık. Her zaman ki gibi size gezimiz ile ilgili tüm detay-
ları vermiyorum. Neden?.. Çünkü eğer olur da yolunuz düşerse, kendi hikayenizi yazın ve dilerim bizimkinden de harika olsun. Öncelikle şirketime ve genel müdürümüz Tamer Yılmaz’a bana böyle bir olanak sağladıkları , sevgili Tunç Fındık’a harika rehberliği, çadır arkadaşım Oya Bermek’e özel dostluğu ve ekip arkadaşlarıma da tüm yaşadığımız zorluklara karşın değişmeyen güzel dostlukları için yürekten teşekkür ederim. Tunç’u ayrıca aralık ayında çıkacak olan İRTİFA 8000! YÜKSEK MACERA kitabı için şimdiden tebrik ediyor iyi şanslar diliyorum. Gerçekten başarıyı hak ediyor.

HAYALLER GERÇEK OLABİLİR Mİ, OLUUR…YETER Kİ İÇTEN VE SAMİMİ İSTE!..ASLA AMACIN ÜSTÜNLÜK OLMASIN. HAYATLA, DOĞAYLA YA DA İNSANLA SAVAŞMA

SEVİŞ…YOLUN DOĞRU OLDUKTAN VE ÇOK İSTEDİKTEN SONRA AÇILMAYACAK KAPI YOKTUR, SADECE İNAN…HİÇBİR ADIMINDA YALNIZ OLMADIĞINI, BAŞARININ

YALNIZ ELDE EDİLEMEYECEĞİNİN BİLİNCİNDE, PAYLAŞMANIN GÜZELLİĞİNİN FARKINDA OLARAK YAŞA…HAYAT HERŞEYE RAĞMEN SENİ ÇOK SEVİYORUM…..

Sürc-i lisan eylediysem affola. Sevgiyle ve sağlıcakla kalın.

Last modified: Temmuz 11, 2022

Kapat